Poliçe sözleşmelerine bağlı olarak gerçekleşen hasar sonrası mağduriyet yaşandığında, ilk işimiz ilgili sigorta şirketine başvurmaktır. Başvuru sonucunda, sigorta şirketinin ödeyeceği tazminat alacağında anlaşmazlık yaşadığımızda, talebin direkt ret edilmesi durumunda yada sigorta şirketinden uzun süre cevap alamadığımızda, sigorta tahkim komisyonuna başvurulduğu gibi, doğrudan hukuki hakkımızı kullanarak konu yargıya taşınıp dava yoluna da gidilmektedir.
Ancak, 06/12/2018 tarih ve 7155 sayılı yasa ile 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren, sigorta alacak ve tazminata ilişkin uyuşmazlıklarda rakam sınırı olmaksızın, dava yoluna gitmeden önce arabuluculuk başvurusu zorunlu hale getirilmiştir.
Bu düzenlemeye göre; arabulucuya başvurmadan dava açılması durumunda dava usulden reddedilecektir.
Ayrıca, sigorta tahkim komisyonuna dava açılması durumunda, taraflar dava sürecinde uzlaşmak isterse yine arabulucu talep ederekl uzlaşmada sağlayabilirler.
ARABULUCU KİŞİ NASIL VE KİM TARAFINDAN BELİRLENİR ?
Arabulucu, adalet bakanlığı komisyon başkanlıklarına bildirilen büro tarafından yetki verilen ve ilgili listede adı geçen kişilerden biri olması koşuluyla, taraflar arasında mutabık kalınarak belirlenebilir. İl bazında mevcut adliyelerin arabuluculuk bürolarına aşağıdaki web sitesi linkinden erişim sağlayabilirsiniz.
http://www.adb.adalet.gov.tr/arbburo.html
Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren üç hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla bir hafta uzatılabilir.
Günümüzde mahkeme ve dava süreçlerinin yoğunluğunu, yüksek maliyetini, tarafların karmaşık bekleyişlerini göz önünde bulundurduğumuzda, bağımsız üçüncü bir kişi ile uzlaşmaya varıyor olmak, şüphesiz konunun çözüme kavuşturulmasına en etkin ve barışçıl yöntem olacaktır. Sonuç olarak biliniz ki, haklıysanız hak sizi daima korur, hak yerini bulur.